![]() |
nasıl aşık oluyoruz ? |
Son yapılan araştırma sonuçları şunu gösteriyor: Beyin, sigara, alkol ya da uyuşturucu bağımlığında maddeye gösterdiği tepkinin aynısını aşk için de gösterebiliyor.
Aşka düşme 1,5 saniye sürüyor, bundan sonra bütün iş beyinde dönüyor, aşık olunca beyinde 12 merkez birden çalışıyor.
"Aşk, görsel bir şeyle başlıyor ama görsel bir beğeni insan beyninde sadece saniyenin beşte biri kadar. Beyin, o an bir fotoğraf çekiyor. Bu fotoğraf çekildikten sonra aşka düşme ya da kalp çarpıntısı başlıyor. Bu durum, toplamda 1,5 saniye sürüyor. Bundan sonra bütün iş beyinde dönüyor. Aşık olunca beyinde hummalı bir faaliyet başlıyor, tam 12 merkez birden çalışıyor. Bu geçici bir delilik çünkü o hummalı faaliyeti göstermeye başlayan merkezlerin birçoğu aslında obsesif-kompulsif hastalarda da çalışıyor. Dolayısıyla burada bir takıntı başlıyor, akıl tutuluyor, psikiyatrik bir problem, bir delilik hali ortaya çıkıyor. Bu hummalı çalışma sırasında komuta devre dışı bırakılıyor yani akıl mantık tamamen devre dışı kalıyor. Burada akıl tamamen tutuluyor, her şeyin mantığı kayboluyor, ondan sonra da tüm vücutta hormonal değişiklikler ortaya çıkıyor, kısacası aşk denen mutluluk ve sarhoşluk oluşuyor."
Aşkın ömrü, hem hormon ölçümleri hem beyin görüntülemeleriyle 2,5 yıl olarak belirleniyor. 2,5 yıl sonra hormonlar düşmeye başlıyor.
Âşık olduğu kişinin fotoğrafının görenle, bağımlısı olduğu maddeyle karşılaşanın beyninde aynı güçte, hızda tepkimeler yaşanıyor. Araştırmaya göre 14 Şubat arifesinde yapılan çoğu aktivite ve alışveriş de romantizm adına değil aşk bağımlılığını beslemeye yönelik.
Karşınızda kim olduğunu unutup, onun mutlu olup olmayacağına bakmadan, sadece alışveriş ve hazırlık sürecinden keyif alıyorsanız, bu aşk bağımlılığına dair en güçlü sinyal.
"Dopamin, mutluluk veren bir hormon. Sürekli mutluluk hali, neşe hali ortaya çıkarıyor. Dopamin, kişiyi heyecanlandırır. Bu heyecanlandırmanın arkasında takıntı ve karşıdakine sahip olma, yani o aşka ulaşma çabası başlar. Aşka eğer ulaşılırsa, duygularınız karşılığını bulur da sevdiğiniz insanla beraber olursanız, bu size mutluluk veriyor, dolayısıyla dopamin yine artıyor. Dopamin arttıkça heyecan artıyor, heyecan arttıkça sahip olmanın mutluluğu da artıyor ve böylece belki de dünyanın en mutlu kısır döngüsüne giriyorsunuz."
AŞKA GİDEN ‘5’ ADIM
1) Hipotalamus dopamini salgılıyor, heyecan ve mutluluk başlıyor.
2) Dopamin seviyesi yükseldikçe serotonin düşüyor.
Serotoninin görevlerinden bazıları ruh hâlini, iştahı düzenlemek. Âşıkken iştahtan kesilmek de bu yüzden. Serotonin aşırı derecede düşerse depresyon, obsesif kompulsif bozukluk, anksiyete bozukluğu, panik ve takıntı ortaya çıkabilir.
3) Dopaminle birlikte vücut (NGF) yani sinir büyüme faktörü üretir.
* NGF yeni ilişki içinde olanlarda daha çok gözlemleniyor.
* Vücuttaki NGF oranı hislerinizin yoğunluğuyla doğrudan ilgilidir.
* Âşık olmayanlarda daha düşük seviyede NGF gözlemleniyor.
4) Oksitosin ve vazopressin çekim ve bağlılıktan sorumlu.
* Hipotalamus bu iki hormonu üretir.
* Bu hormonlar hipofiz bezinde depolanır ve vücuda salgılanır.
* Orgazm gibi tutkulu durumlarda kana karışır.
* Uzun vadeli ilişkiler genelde bu hormonun düzenli salgılanmasına bağlı.
5) Bu hormonlar vücudun değişik bölümlerine etki eder. Sonucundaysa:
* Beynin romantik lopunda faaliyet arttıkça, stres salgılayan amigdala düşüyor.
* Böylelikle âşık olan kişi daha az stres ve korku hissediyor.
* Bu duyguların sonucunda iki insan arasında bir bağlılık oluşur.
BEYNİMİZE OLAN NE?
Yorumlar
Yorum Gönder